



|
Futbol Dünyasına Finansal Bir Bakış
Gönderen
Kerem Akbaş
zaman:
6/26/2010 11:32:00 ÖÖ
0
yorum
Etiketler: dünya kupası, dünya kupası tahminler
Gönderen
Kerem Akbaş
zaman:
6/24/2010 08:27:00 ÖÖ
1 yorum
Etiketler: Beyin kıvrımlarından akanlar, dünya kupası
Fenerbahçe'nin, Galatasaray taksit pazarlığındayken bitirdiği Chelsea'li Stoch transferi internete düştüğünde aklıma geldi UEFA'ya mesup ülke sayısı. 53 UEFA üyesi ülkenin 10 tanesini liginin olmaması vs. sebeple çıkartalım. 43 ülkenin sadece 1. liglerinde ortalama 16-17 takım olduğunu varsayarsak 731 kulüp eder. Bu 731 kulübün de ortalama 25 futbolcusu olduğunu var sayarsak eder 18.275 futbolcu. Bunlardan 1000 tanesinin ülkemiz takımlarını çeşitli sebeplerle hiç bir şekilde gelmeyeceğini düşünürsek geriye kalır 17.000 potansiyel transfer hedefi. Buna Güney Amerika, Asya ve Afikayı eklediğimizde sayının en az 2 çıkması gayet olağan.
Burada aklıma takılan soru, bunca futbolcu içinde yıllardır 3 büyüklerin aynı futbolculara talip olması. Stoch'tan önce Kuranyi de haberlerde 3 büyük takım ile birlikte anıldı. Stoch özelinde 21 yaşında Dünya Kupasında oynayacak, Hollanda şampiyonu Twente'ye Chelsea'den kiralanmış bir futbolcuyu Dünya Kupası öncesi transfer etmek oldukça önemli bir başarıdır.
Gönderen
Kerem Akbaş
zaman:
6/11/2010 02:23:00 ÖS
1 yorum
Etiketler: Beyin kıvrımlarından akanlar
Demirören başkanlığındaki Beşiktaş'ın yerlide 3. toplamda 6. teknik adamı Denizli bir seçim malzemesi olarak kullanıldı. Normal bir Yıldırım Demirören ilk yarıda Denizli ile sözleşmeyi fesh eder ertesi gün Mehmet Özdilek ile sözleşme imzalardı.
Kongre sonrası yönetime yeni giren isimlerin adlarını parlatmak adına yaptığı çıkışlar, takımda 11 yabancı oyuncu bulunması, futbolcuların paralarının alaması, ufukta transferin kağıt üzerinde zor görünmesi Mustafa Denizli'nin hevesini kaçırdı. Bir önceki sezon hem çifte kupa almış hem de 3 büyük takımı şampiyon yapmış Denizli'nin Beşiktaş'taki misyonu tamamlandı.
Denizli birbirinden farklı 3 yöneticinin birinden farklı 3 demeci ile Beşiktaş'tan ayrıldı. Oynattığı futbol Demirören zamanın en kısır futbolllarından biriydi. Batuhan'ı gönderdi ardından kendi ayrıldı. Tabata kulübeye mahkum kaldı. Tribündeki taraftar verdiği paranın karşılığını bir iki maç dışında alamadı.
Tüm bu olumsuzlar içinde ayrılan hocanın adı Mustafa Denizli olmasaydı kimsenin içi burak olmazdı. Hem sağlık sorunları hem de Beşiktaş'ın futbol aklı olması nedeniyle bu gidiş Beşiktaş'ta bir süre kaosa neden olacak.
Futboldan anlamayan futbol yöneticilerinin demeçlerine mahkum olacağız Denizli'nin ardından. Giden ne Denizli'dir ne de Demirören'in can simididir. Giden Beşiktaş'ın futbol aklıdır.
Gönderen
Kerem Akbaş
zaman:
6/06/2010 10:27:00 ÖS
0
yorum
Etiketler: beşiktaş, Beyin kıvrımlarından akanlar
Gönderen
Kerem Akbaş
zaman:
6/01/2010 10:05:00 ÖS
0
yorum
Etiketler: 6+2+2, Beyin kıvrımlarından akanlar