16 Mayıs 2010 Pazar

Yüzyılın Ligi. Şampiyon BURSASPOR..

2 farklı şehirde, 2 farklı düdük, 2 farklı maçı bitirdi 30 saniye arayla. Yüzyılın liginde 2 doksan dakika 1 şampiyon çıkartacaktı. Düdüklerin ikisi birden çaldığında 2 stadyumda da şampiyonluk sevinci yaşandı.
Maçı televizyondan elinde kumanda ile takip eden herkes önce Saraçoğlunda ne olduğunu anlamadı. Lig tv'nin spikerleri ise yanlış bilgi vermemek adına topu taca atan açıklamalar yaptılar sahada yaşananlara.
Bursaspor 32 haftalık maratonda ipi göğüsleyen takım oldu. Bu 32 haftadan 5. büyük olarak çıkmazlarsa devrimi tam anlamıyla gerçekleşmiş olur. Çünkü bu ligin büyükleri(!) arttıkça süpheler, iddalar, şike suçlamaları artıyor.
Devrim peşinde koşanlar, devrimin açan çiçeklerin müjdelediği baharda geleceğine inanır. Tıpkı bu gün gibi. 26 yıldır Anadoludan birçok takım ligi zirvede bitirmek için bu yarışa dahil oldu ve Ağustos ayından Mayıs ayına kadar ter döktü ama nefesi yetmedi. Gaziantep, Gençlerbirliği, Sivas baskıyı kaldıramadı çoğu zaman ve lige renk katmaktan öteye gidemedi.
Saraçoğlu stadına dönecek olursak, Fenerbahçeli futbolcuları, taraftarları hatta Daum'u bile yanıltan "şeyin" dahili bir anons olduğu söyledi. Şampiyonluğu kaybetmenin bile başlı başına bir travma olduğu durumda, şampiyon olduğunu zannedip, sonra avcunun içinden kayıp giden su gibi gerçeği öğrenmek daha büyük bir yıkım yarattı herkeste. Artçı etkilerini daha sonra göreceğiz bu travmanın.
Yıldırım Demirören keşke maçı sonuna kadar izleseydi ve kovduğu evladının (!) başarısına tanıklık etseydi.
Kazananı kutluyor, kaybedene sabır diliyoruz.

0 yorum: