29 Ocak 2010 Cuma

Necip Başkan.. Beşiktaş Şampiyon..


Gün gelir İnönü stadı yenilenir ve o maçta ilk golü Necip atarsa... Aradan yıllar geçince Necip bir kongre sonrası Beşiktaş'ın yeni başkanı olsa..

Size tanıdık geliyor mu bu senaryo? Bunun artık olmayacağını hepimiz biliyoruz. Beşiktaş Genel Kurulu önümüzdeki 3 sene boyunca kulübü yönetecek kişileri seçecek. Ölüm gösterilip sıtmaya razı bırakılmak budur sanırım.

Bu kongre bir bakıma bir dönüşümün tamamlanması anlamına geliyor. Beşiktaş kimdir sorusunun cevabını bulacağı bir kongredeyiz. Abramoviç'in Chelsea'si gibi bir yapıya mı gideceğiz yoksa Beşiktaş J. Kulübü Derneği olarak mı yola devam edeceğiz.

Bilançolar, faaliyet raporları, sportif başarılar, bonservis bedelleri vs. vs. hepsini bir yana bırakıp düşünmek gerekir bu günkü durumu.

Yönetim; çekip çevirme, idare etme anlamına geliyor. Peki kulüplerimizin ihtiyacı çekip çevrilmek midir? İdare eder bir kulüp mü istiyoruz? Gerekli olan salt yönetim değil "yönetiş"imdir.

Siz mevcut yönetime "yönetişim" nedir deseniz? Size ne bizim kulübü "yönetişim"izden cevabını alırsınız. İdari, ekonomik ve politik otoritenin ortak kullanımını sağlamak gerekiyor. Yönetim ve iletişimi bir arada yürütmek, duvarları şeffaşlaştırmak, yönetime katılımı kolaylaştırmak, tek adam diktatörlüğünü uzak tutmak hedef olmalıdır.

Her gün lokantada yemek yemekten sıkılırken, evde yemek yapmak aklına gelmeyenlerin, hala "Messi, Ronaldo. Ne gerekiyorsa?" yinelerin kulübü olma yolundayız.

Kendi içinden, kendi disiplin ve kültüründen başkanlara sahip olmayacaksak ne gerek var işi bu kadar uzatıp taraftarı beklentiye sokmaya.

Doğmamış çocuğumu maça götürdüğümde "Bak bu başkanımız Necip." deme ihtimalim yok. Yine de. "Necip Başkan.. Beşiktaş Şampiyon."

0 yorum: