18 Ağustos 2009 Salı

Tolunay, Kayserispor ve 5.'lik Sorunsalı


"İstikrar", futbolda başarı kilidini açmak için gerekli anahtarların bulunduğu anahtarlığın belki de en önemli elemanı. Kadro istikrarı yakalamak görece teknik adam istikrarından daha zor ancak çok daha ucuz. Bir kadro revizyonu için harcanan paranın miktarı göz önüne alındığında, teknik adam değiştirmek yönetimler için kolay olanı.

Bu bağlamda Kayserispor'un son 3 sezondur yaşadığı ayrı bir araştırma konusu. Ertuğrul Sağlam ile başlayan süreçte yakalanan başarı ve istikrar Tolunay Kafkas ile daha da pekişti.

2004/05 sezonunda ligi 14. tamamlayan Kayserispor sezon sonunda Hikmet Karaman ile yollarını ayırıp Ertuğrul Sağlam'ı göreve getirdi. Yeni teknik adamı ile ligi 5. sırada bitiren takım için alınan bu derece tüm zamanların rekoru olarak tarihe geçti.

Potansiyel olarak pek çok TS Lig takımından ileride olan Kayseri takımının bu başarıları pek çokları için tesadüf olarak nitelendirilsede başta da söylediğimiz gibi "istikrar" yakalanmış ve iskelet kadro korunmuştu. Ertuğrul Sağlam'ın Beşiktaş ile anlaşması sonrası göreve "görev adamı" Tolunay Kafkas getirildi.

Tolunay, Ertuğrul Sağlam'dan aldığı takımı dağıtmadı. Öğrenileni unutmanın ve yeni şeyler öğrenmenin zorluğunun farkında olan Tolunay Kafkas, takıma takviyeler yaparak sezonu 5. sırada tamamladı. Bir sezonu diğerine uymayan takımların hiçte az olmadığı ligimizde ligi 4 büyüklerin ardından 5. sırada bitirmek alkışlanacak bir başarıydı. Bu arada sadece bir önceki sezonda yakalanan başarıyı tekrarlamadı Tolunay Kafkas, aynı zamanda Kayserispor'un kazandığı en büyük başarı olan Fortis Türkiye Kupasına teknik adam olarak katkıda bulundu. Türkiye 5. büyüğüne kavuşmak üzereydi.

Bir sonraki sezon Kayseripor'un ligteki derecesi yine 5.'likti. 3 sezonda arka arkaya alınan 5.likler kulübü yatırım yapmaya itti ve Türkiye'nin en güzel stadlarından biri Kayseri'de yapıldı. Tesisleşme konusunda gerekli adımları atan Kayserispor için başarının tüm şartları hazırlanmıştı.

2008/09 sezonunu 7. sırada bitirdi Kayserispor. Süper Ligte en uzun süre takımının başında kalan 2 hocadan biri olan Tolunay Kafkas için tehlike çanları çalmaya başladı. Yeni sezona ard arda iki beraberlik ile başlayan Tolunay Kafkas Kayserispor'da misyonunu doldurdu mu?

Futbolda dün yoktur. Geçmişteki başarılar, müze görevlileri kupaların tozunu alırken onlara iş çıkarmaktan öteye gitmez ülkemizde. Sabır eşiği düşük yönetilcierin oyuncağı kulüplerde 3 sezon hoca olarak çalışmak bile bir başarıdır ülkemizde.


Futbolculuğunda mücadele gücü ve bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi ile milli takıma yükselen Tolunay Kafkas'ın yönettiği takım hocasının futbol kimliğini benimsemiş görünüyor. Ancak bu kimlik bazen Cangele, Furkan gibi oyuncuların hareketleri ile antipatik bir hal alabiliyor. Furkan gibi genç bir oyuncunun "vahşice" bir hareket sonrasında çıkan kırmız karta Tolunay Kafkas'ın tepkisi de oldukça eleştri almıştı.

Son 4 sezonda sürekli ilk 10 içinde yer alan bir takımın teknik direktörüne başarısız demek kimilerine göre haksızlık olabilir ancak potansiyeli olan, olanakları olan bir takımın sürekli zirveyi zorlayıp 5.likten yukarı çıkamaması o takımdan daha başarılı en az 4 takımın daha olduğunu gösterir. Kimilerine göre 1.sindir ya da hiçbirşey.

Baktığımızda Tolunay Kafkas'ın takımı izleyenlere zevk veriyor mu? Pek çok kişinin bu soruya cevabı "hayır" olacaktır. Peki Kafkas'ın takımı "söyle oynar", "bunu yapar" şeklinde kafamıza bir şablon oturttu mu? Bu sorunun da cevabı "hayır".

Futbolda koşmak gerekliliktir bir artı değil. Sadece koşarak 5. olunacak bir lige sahip olmak elbette üzücü ancak emeklemeden yürünemeyeceği gibi, koşmadan da kazanılmaz. Tolunay Kafkas, takımının oyununu biraz daha süsler ve üstüne koyarsa kendi için çalan çanları susturabilir. Ancak sahada 11 tane Tolunay izletmeye devam ederse bir "istikrar" zincirinin parçalanmasına tanık olabiliriz.

5 yorum:

FaceOff dedi ki...

Tolunay dan öne Kayseri yönetimi gitmeli bence.

Eline sağlık.

Oe dedi ki...

yine fotolara taktım sayın akbaş
niye hep agresif fotoları var tolunay'ın? türkiye'de çalışkanlığın göstergesi agresiflik olabilir mi? o yüzden mi sen de böyle fotolarını koydun tolunay'ın? ki bu yine blogundaki bir yazıya götürüyor aslında bizi (sövmeyen barınamaz).

tolunay diyince aklıma benim hep düz bir çizgi geliyor nedense. yani hem böyle senin de söyledigin gibi istikrar gibi, hem de şu kalp atısı durduktan sonra elektrodaki düz çizgi gibi. bi nevi ölü gibi de geliyor yani. neyse iyi adam vesselam. en azından kafası calısan, kitap falan okuduguna cok kez sahit oldugum ender teknik direktorlerden.

Kerem Akbaş dedi ki...

Sayın OE yorumlarınıza katılmamak elde değil ancak Kafkas'ın ben de bıraktığı iz bu sanırım. Agresif olmak aslında iyidir ancak bu agresifliği keşke hata yapan futbolcularının hataları düzeltmesi için yönlendirebilse. Kayserispor dediğin gibi bir çizgide gökhan ünal'ı sattılar 5.likten 7.liğe düştüler Mehmet Topuz'un gidişi bakalım kaç basamak geriletecek Kayserispor'u.

Ama şu bir gerçek ki futbolcuykende derli toplu konuşan ender futbolculardandı.

Oe dedi ki...

katılıyorum sayın KA. ama bu da yine bizi yine sizin yazdıgınız alt yapı temelli yazılarınıza götürüyor. calıstırsın cıkarsın bi gökhan ünal daha olm. işi ne? yani işi bu değil mi sonucta? gerci yönetimde bakması lazım o işlere ya ayrı.
evet derli toplu konusurdu ki zamanında bi dünya klasiklerinden mi ne alıntı yapmıstı sanırım. ki alısılagelmiş bi durum deil. sonucta çoğu futbol camiasındaki isim hala okuma fişlerinden alıntılar yapmakta;
ali topu tut at topu at.
o diil de cin ali serisinde cin alinin kuzusu niye kuzu gibiydi de cin ali çöptendi lan? mürekkep mi bitmiş? ali ben yemem kuzum yesin mi demiş? nedir bunların cevabı?
dertliyim.

c[Я]esp0 dedi ki...

Dün çok hoşuma gitti kopyalamıştım siteyi kapattım tekrar bulamadım :) çok güzel yazı olmuş. Bende birşeyler yazmıştım ama sonradan kaldırıp senin yazını koydum. Koydum şimdi alıntı linkini.