12 Şubat 2013 Salı

Dört Büyüklerin 2012/13 Sezonu 6 Aylık Finansal Tabloları


*Bu yazı HAYATIM FUTBOL Dergisi için yazılmış ve yayınlanmıştır.
*Veriler Futbol Kulüplerinin Anonim Şirketlerine ait bilgilerdir. Dernekte ve konsolide olmayan şirketlerdeki gelirler bu bilgilerde yer almamaktadır.
 Gelirde Galatsaray önde
Geçtiğimiz hafta Deloitte, Money League 2013 raporunu açıkladı ve Sarı Kırmızı ekip listede 30. sırada yer aldı. Bu raporun 2011/12 gelirlerinden futbolcu transferlerinin çıkartarak bulunduğunu belirtmek gerekiyor. 2012/13 sezonun ilk 6 ayına ait veriler ışında bu sezon sonunda  Money League 2014 raporunda da adın söz ettirecek gibi.
Dernek garabeti ve yan şirketlerin bir takım gelirlerinin aşağıdaki finansal figürlerde bulunmadığını belirtmek gerek analize başlamadan önce. ’ın Fulyası,’nin Topuk Yaylası, Fenerium Gelirleri, Galatasaray’ın Tribün gelirlerinin bir kısmı aşağıda analizini yaptığımız veriler içinde bulunmuyor. Ve bu şirketler borsada işlem gördüğü için analiz herhangi bir yatırım tavsiyesi içermemektedir.
Gelirlerde Galatasaray 138,4 milyon TL ile en fazla gelir elden kulüp olurken ,  114 milyon TL ile sarı kırmızılı ekibi izledi. Büyük bir mali sıkıntının içinde olan 78,3 milyon TL gelir elde ederken, geçen sene sadece Şampiyonlarlar Liginden 55 milyon TL gelir elde eden  bu sezonun 6 ayında 29,8 milyon TL gelir elde edebildi.
Toplam Gelir
Süper Finalin son maçında şampiyonluğu yakalayan Galatasaray için bu kupanın parasal karşılığı 30,1 milyon TL oldu. Devler liginde yoluna devam eden Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi gelirinin 60 milyon TL’nin üzerinde olacağı tahmin ediliyor. Süper Finalin son maçında roller değişmiş olsa ve kupanın sahibi Fenerbahçe olmuş olsaydı Fenerbahçe ile Galatasaray gelir sıralamasında yer değişecekti.
gelir tablosu
Gelirini en fazla artıran kulüp Şampiyonlar Ligi ve Lisanslı ürün gelirlerindeki büyük artış sağlayan Galatasaray oldu ve sarı kırmızılı ekip gelirini %88 artırdı. Onun dışındaki 3 kulüp için gelirini artırabilen başka bir takım bulunmuyor. Fenerbahçe %7, Beşiktaş %5, Trabzonspor ise %64 gelir kaybına uğradı.
gelirler
Kar eden kulüp yok
Sezonun ilk 6 ayında kulüpleri toplam zararı 83 milyon TL’yi buldu. En çok zarar eden takım 32,9 milyon TL ile Galatasaray olurken, onu 25,5 milyon TL ile Trabzonspor izledi. Feda sezonunu yaşayan Beşiktaş geçen sene aynı dönem için 70 milyon TL olan zararını 20,6 milyon TL’ye indirdirebildi. Fenerbahçe tüm kulüpler için en kabul edilebilir zarar rakamını açıkladı ; 4,2 milyon TL. 2 yılda kulüplerin toplam zararı ise 185,7 milyon TL’ye ulaştı
net kar
Futbolcular En Büyük Gider
4 kulüp sezonun ilk 6 ayında futbolculara adeta bir servet ödedi. 4 kulübün futbolcu ve teknik heyete ödediği tutar 241,6 milyon TL. Galatasaray bu alanda da üstünlüğü kimseye kaptırmadı ve 93,7 milyon TL ile birinci sırada yer aldı. Fenerbahçe 67,3 milyon TL’lik futbolcu ve teknik heyet gideri ile bu konuda ikinci sıradaki yerini alırken Beşiktaş 40 milyon TL, Trabzonspor 39,9 milyon TL maaş ve ücret ödemesi yaptı.
maas gelir oranı Üç kulübün geçen sene aynı dönem ile karşılaştırıldığında futbolcu maaş ödemeleri artmışken Feda diyen tek takım Beşiktaş oldu.  Fenerbahçe şike sürecinde dağıttığı kadro sonrasında bu sezon yeniden yapılanmaya gitti ve bunu maliyeti geçen seneye göre %67 artan futbolcu maaş giderleri oldu. Şampiyonlar liginde iddialı bir kadro kurmak isteyen Galatasaray’ın maaş ücretleri geçen seneye göre %47 arttı. Trabzonspor ise %12’lik artış ile yetinde. Beşiktaş’ın Fedası ise %32 oldu. Geçtiğimiz sezon futbolcularına bu dönemde 60 milyon TL ödeyen Beşiktaş Feda projesi kapsamında bu tutarı 40 milyon TL’ye indirdi.
futbolcu maaş
En Borçlu Kulüp Beşiktaş
Bu sezon Avrupa kupalarından men edilen Beşiktaş sezonun ilk 6 ayında borç liginde birinci sırada. Yeni yönetim her ne kadar borcu azalttık dese de mali tablolarda görüntü beyanatlardan farklı. 31/05/2012 tarihinden 30/11/2012 tarihine kadar borç miktarı %16 artmış. Borçlanma konusunda Beşiktaş’ın ardından 276 milyon TL borç ile Galatsaray geliyor. Sezon başına göre Galatasaray  borcunu  %6 düşürmüş durumda ancak gelirini %88 artıran bir takımın borcununda anlamlı bir azalma olmaması düşündürücü ki bedelli sermaye artırımından gelen 115 milyon TL sıcak para olmasaydı borcun miktarı azalmak bir yana artmış bile olabilirdi. Borç liginin üçüncü sırasında ise Fenerbahçe bulunuyor. %47 borç artışı ile Fenerbahçe’nin borç rakamı 164 milyon TL’den 241 milyon TL’ye yükselmiş durumda. Trabzon ise borçlanma konusunda en çekingen davranan kulüp, kulübün borçları geçtiğimiz sezona göre sadece %4 oranında artmış.
borçlarBeşiktaş ve Galatasaray’a Sermaye Gerekli
Kulüplerin varlıklarına ve varlıklarını ne şekilde finanse ettiklerine bakacak olursak ilk dikkatimi çeken 2 takımın negatif özsermayesi. Beşiktaş’ın SPK tarafından izlemeye alındığını bildiren yazının negatif özsermaye ile başlaması da bu konunun önemini gözler önüne seriyor. Bilançoların takımların tüm varlık ve borçlarını göstermediği de bir gerçek. Çünkü kulüpler önemli taşınmazlarını hala Dernek üzerinde tutuyor. Değerlendireme yaparken bunu da bir köşeye not etmek gerekli.
bilanco Beşiktaş ve Galatasaray Faiz Altında Eziliyor
Futbol kendi mecrasında ekonomik olarak riskli bir sektör. Daha önce de bahsettiğimiz gibi gibi kulüplerin gelirleri özellikle Avrupa Kupalarına katılma durumuna göre değişiklik gösterebiliyor. Durum böyle olunca kredi verenler için bir risk ortaya çıkmış durumda. Pek çok gelirin temlikli olması da bu yüzden. Kreditörler vadesi geldiğinde paralarını alamadıkları takdirde temlik edilen gelirden bu kısmı karşılıyorlar. Borcunu çevirebilen bir kulübün temlik vermesi faiz maliyetlerinin daha uygun olması anlamına geliyor.
Beşiktaş ve Galatasaray borçlarının yüksekliği karşısında yüksek faiz gelirine ve finansman gideri katlanmak zorunda kalıyor.
 finansal gider
Finansal Gelirlerin içinde ağırlıklı olarak  vadeli mevduattan sağlanan faiz geliri, kurun düşmesi ya da artması durumuna göre borcun döviz cinsinden değerlenmesi üzerinden sağlanan faydadan oluşmakta.
Kur farkını biraz daha detaylı açıklamak gerekirse, bir kulüp 1 milyon avro bonservis karşılığında bir futbolcu ile anlaştı. O gün kur 2 TL ise kulüp kayıtlarına 1 milyon avro = 2 milyon TL borç kaydediyor. Ay sonunda kur 1,5 TL’ye düşer ise kulübün borcu 1 milyon avro=1,5 milyon TL olarak değerlenecek ve kulübün raporlama yaptığı TL cinsinden borcu 500 bin TL azalmış olacak ve 500 bin TL kayıtlara Kur Farkı Karı olarak alınacak. Tersi bir durumda ise tutar Kur Farkı Zararı olarak kaydedilecek. Kulüplerin dövizli borçları ve alacakları birbirine ne kadar yakın ise kur riski de o kadar azalmış olacak. Ancak yurtdışına futbolcu ihracı konusunda sıkıntı yaşayan kulüplerin genel olarak döviz borçları alacaklarından fazla oluyor ve ufak döviz düşüleri kulübün yararına oluyor.
kur etkisi
Finansal Giderlerin ana kalemi ise ödenen faizler ve kur farkı zararları. Faiz giderleri borcun büyüklüğü ile doğru orantılı ancak Beşiktaş TL borçlanmak istediğinde %8 ile %20 arasında bir faiz giderine katlanmak durumunda yıllık olarak. Ve eğer borçlanma ihtiyacı devam eder ve Siyah Beyazlı kulüp bankaların kapısını çalmaya devam ederse %20 olan borçlanma faizi yukarı doğru hareket edebilir.
Tabloya göre döviz kurlarındaki %10’luk bir değişimin Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın borçlarında bir artışa, Trabzonspor’un ise alacaklarında bir artışa neden oluyor. Firmaların çoğu bu tür risklere karşı kendilerini koruma altına alıyor ve hedge işlemleri yapıyor. Ancak Hedge işlemleri ehil olmayan ellere teslim edilirse koruduğu riskten çok daha fazlası ile karşı karşıya bırakabiliyor firmaları.
Tüm bunları alt alta koyduğumuzda Trabzonspor geçtiğimiz sezon kar açıklayan tek kulüptü ve bunun en büyük sebebi Şampiyonlar Ligiydi. Bu etki şimdi Galatasaray’da gösteriyor kendini. Kulüplerin yayın gelirlerinden aldıkları tutarların bir anlam ifade edebilmesi için Şampiyonlar Ligine 2,  Avrupa Ligine de en az 3 takımla katılmak gerekiyor ki Avrupa arenasında kulüplerimiz rekabetçi olabilsin. İki sezon ardarda Şampiyonlar Ligine gitme maddi anlamda rakiplere fark atmanın en kolay yolu. Ayrıca Beşiktaş’ın Galatasaray ve Fenerbahçe’nin bu kadar arkasında kalmasının ana sebebi stat gelirinin oldukça sınırlı olması. Beşiktaş yakın gelecekte yeni ve modern bir stada kavuşmaz ise her sezona 1-0 geride başlayacak.
Gelirlerini en efektif kullanan takım olarak Fenerbahçeyi görüyoruz. Futbolumuzun temel sorunu olarak gelir ile artan giderin, azalan gelir ile azalmaması. Galatasaray’ın gelirlerindeki artışın net kara yansımasının az olması da ayrıca konuşulması gereken bir konu. Trabzonspor’un diğer kulüplere göre daha ufak finansal figürleri var ancak gelir / zarar dengesini göz önüne aldığımızda karşımıza yüksek bir rasyo çıkıyor.
2009 yılında 111,2 milyon avro gelir ile Deloitte Money League’de kendine 19. olarak yer bulan Fenerbahçe’nin bu mali avantajı sportif arenada gösterememesi de önemli. Keza Galatarasay’ın da 3 sene üst üste Şampiyonlar Ligine kalması durumunda bile mali anlamda açacağı arayı sportif alana taşıyıp taşıyamacağı soru işareti.

0 yorum: