Bu vodcast'te Beşiktaş'ın borç yükünü ve tasarruf tedbirlerini konuştuk.
31 Aralık 2011 Cumartesi
Footcast #4: Beşiktaş'ın Tasarruf Tedbirleri
FootCast #3: Trabzonspor'un Olcan ve Jebrin transferleri
Bu vodcastimizde sevgili Uğur Karakullukçu ile Trabzonspor'un Olcan ve Jebrin transferlerini konuştuk. Bir ara dilim sürçtü Olcan'a Olcay bile dedim:)
Keyifli seyirler
30 Aralık 2011 Cuma
İlk Videocast. Alper Potuk, Özgür Çek ve Fenerbahçe
İlerleyen haftalarda diğer blogger arkadaşları da ağırlayacağız.
Desteğiniz için şimdiden teşekkürler.
Gönderen Kerem Akbaş zaman: 12/30/2011 05:00:00 ÖS 2 yorum
Etiketler: fenerbahçe, Transfer, Vodcast
29 Aralık 2011 Perşembe
Bekçi Beşiktaş İlişkisi
Kongre üyeleri birgün ülkenin işsiz bir bölgesinde, kocaman ve terk edilmiş bir hurda yığını deposu keşfetmişler… İçlerinden biri:
“Bir bekçi kiralayalım buraya sahip çıksın” demiş… “Birileri gelip burda bişeyler karıştırmasın”…
Böylece bir adamı BEKÇİ sıfatıyla işe almışlar… Ertesi gün bir diğer kongre üyesi:
“İyi yaptık da bir eksik var…”demiş… “Biz bu adama bir iş tanımı vermedik ki adam nasıl çalışıcağını bilsin? Ayrıca iş tanımını verdikten sonra adamı bir de eğitmek lazım”…
Diğerleri onu haklı bulmuşlar, böylece bekçinin iş tanımını belirliyecek bir PLANLAMA DEPARTMANI kurmuşlar, oraya da bu tanımları rapor edecek bir DOKÜMANTASYON UZMANI ile bir de bekçi için EĞİTMEN almışlar…
Birkaç gün sonra diğer kongre üyesi sormuş:
“Peki ama bu bekçiyle iş tanımını yapanlar iyi çalışıyolar mı, bunu takip edecek biri lazım diil mi?”
Böylece bekçi ve eğitmenlerini denetliyecek bir KALİTE KONTROL DEPARTMANI kurmuşlar, oraya da bir KALİTE KONTROL SORUMLUSU ile bu adamların ne yapıp ettiğini rapor edicek 2 tane MÜFETTİŞ almışlar…
Ertesi gün bir diğer kongre üyesi demiş ki:
“Peki ama bir bekçi ve peşinden bir sürü denetleyici işe aldık, bunların maaşını kafamıza göre mi vericez? Bekçiye ne kadar, kalite kontrol departmanına neye göre ne kadar maaş verilicek, bunun bi sistemi olmalı…”
Böylece bir MUHASEBE DEPARTMANI kurmuşlar… Oraya da bir MUHASEBECİ, bir BORDRO MEMURU ve bütün bu insanların ne kadar çalıştığını işe geliş gidiş saatlerini takip edecek bir DENETLEME UZMANI işe almışlar…
Ertesi gün bir diğer kongre üyesi sormuş:
“Eveet, bir bekçimiz var, bağlı olduğu departmanları da kurduk, iyi güzel de bunlar kendi başına buyruk mu iş yapıcaklar? Bunlara bir müdür lazım diil mi? Tabi müdür aldıktan sonra bunun bir de yardımcısı olması lazım…”
Bunun üzerine bekçi ve bağlı bulunduğu departmanlar için 1 MÜDÜR, 1 MÜDÜR YARDIMCISI, bir de bunlara SEKRETER işe almışlar…
Ve birkaç gün sonra kongre toplantısında tartışma çıkmış:
“Şu hale bak! Bütçenin 22.000TL üzerine çıkmışız! Bütün gereksiz harcamaları belirleyip yarından itibaren kesmemiz lazım!” demiş üyelerden biri.
Bunun üzerine bekçiyi kovmuşlar.
2 gün önce açıklanan 28 maddenin özeti yukarıdadır aslında.
27 Aralık 2011 Salı
Şapkadan Çıkan Tavşan
1 Personel alımı durdurulmuştur, alınan personelin yerine başkanın onayı olmadan idari ve sportif personel dahil eleman alınmayacaktır.
2 Personele verilmiş veya verilecek olan telefonlara ait giderlerin kontrolü açısından Kartalcell-Avea hatları kontörlü hatlara dönüştürülecek ve mevcut limitler en az yüzde 50 oranında
3 Kadro dışı-sosyal yardım, personel/sporcu ödemeleri-kişi bazında gözden geçirilecek ve kadrolar en az sayıya indirelecektir.
4 Tüm birimlerimizde bugünden itibaren ara zam, düzeltme zammı veya ek ödeme gibi isimlerle yapılan uygulamalar durdurulmuştur.
5 Personele olağanüstü bir neden olmadan avans ödemesi v.b. ödemelerin yapılmaması ve iş avanslarının en kısa sürede kapatılması sağlanacaktır.
6 Personelle ilgili olarak organizasyon, kutlama ve sponsorluk harcamaları yapılmayacaktır.
7 Trafik cezaları, aracın tahsis edildiği kişiler tarafından ödenecektir.
8 Kısa vadede acil ve zorunlu olanlar dışında mal ve hizmet alınmalı durdurulmuştur.
9 Futbol şubesi dışındaki ücretli araba kiralamaları iptal edilecek ve yeni kiralama işlemi yapılmayacaktır. Amatör şubelerdeki sporculara ilişkin sözleşmelere dayanan araç kullandırımları mevcut sponsor aracılığıyla karşılanacaktır.
10 Havuzdaki araçlar hariç olmak üzere yakıt ve benzeri giderlerin kulübümüzün tarafından karşılanması uygulaması kaldırılmıştır.
11 Yurtiçi ve yurtdışı seyahatler kontrol altına alınıp seyahat giderlerinin en aza indirilmesi sağlanacaktır.
12 Bireysel sektereterlik uygulaması kaldırılmış olup mümkün olduğu ölçüde havuz sekreterliği uygulamasına geçilecektir.
13 Temsil ve ağırlama giderleri sadece zorunlu hallerde gerçekleştirilecek, çiçek, yemek ve v.b. giderler en aza indirilecektir.
14 Mümkün olduğunda havuz aracı kullanılacak, taksi kullanımı zorunlu haller dışında yapılmayacaktır.
15 Kırtasiye ve fotokopi giderleri konusunda azami tasarruf sağlanacaktır.
16 Taşeron hizmet alımları zorunlu olmadıkça yapılmayacak olup bu konudaki hizmetlerin kadrolu personel tarafından karşılanması sağlanacaktır.
17 Yasal anlamda mali yük getirmeyecek şekilde hizmet ve kira sözleşmeleri ilgili birimlerden onay alınarak fesh edilecek, süresi biten sözleşmeler başkanın onayı olmadan yenilenmeyecektir.
18 Müsabaka ve antrenmanlar ile diğer sportif aktiviteler tesislerimizde gerçekleştirilecek olup antrenman ve aktivite zamanları buna göre yapılacaktır.
19 Futbol, basketbol ve voleybol altyapı ve diğer alt yapılarla ilgili federasyonların zorunlu kıldığı takımlar dışındaki tüm takımları faaliyetleri iptal edilmiş olup bu şekilde faaliyet gösteren sporcuların adreslerine en yakın spor okullarına yönlendirilmesi için gerekli düzenlemeler yapılacaktır.
20 Altyapılardaki mevcut servis uygulamasının saat ve sayıları tekrar düzenlenerek en az yüzde 50 oranında azaltılması sağlanacaktır.
21 Şehir içi kamplarda kendi tesislerimiz kullanılacaktır.
22 Futbol A Takımına ilişkin ödemelerde sezon sonuna kadar asgari 4 milyon Euro tasarruf sağlanacaktır.
23 Finans giderlerinin en az düzeye indirilmesi için gerekli çalışmalar yapılacak ve tedbirler alınacaktır.
24 Borçların kanuni takibe uğramadan alacaklılar ile gerekli görüşmeler yapılarak uygun vadede ödenmesi ve ilave yükler çıkarılmadan çözümlenmesi sağlanacaktır.
25 Elimizde bulunan her türkü stokların sayımı yapılacak bu stoklar değerlendirilerek nakte dönüştürülmesi için gerekli çalışmaların yapılması sağlanacaktır.
26 Alacaklarımız-sponsorluk, pazarlama dahil-yakın takibe alınarak tahsilatlarının hızlandırılması sağlanacak gerekirse yasal süreç başlatılacaktır.
27 Yerli sporcularla yabancı para cinsinden sözleşme yapılmayacaktır. Yeni sporcu alımlarına ve sözleşmesine yönelik ihtiyaçların belirlenmesi, görüşme yapılması ve sözleşme şartlarının belirlenmesi çalışmaları başkanın iznine tabi olacaktır.
28 Özellikle sporcu menajerlik uygulamalarında ilgili federasyonlar ile uluslararası federasyonların yönetmelik ve kurallarına uyulması konusunda gereken özenin gösterilmesi ve menajerlik ödemelerinin ve ödeme koşullarının oyuncu sözleşmesi şartlarına ve oyuncunun kulüp ile ilişkisinin devamına bağlanması sağlanacaktır. Oluşturulacak ya onunla gidilecek ya da toplu taşıma araçları kullanılacak.
Ali Sami Yen'de Ev Sahibi Olmak. -Arsenal Neler Yapıyor Öyle-
16 Aralık 2011 Cuma
Arsenal Taşın Suyunu Sıkıyor
Projede taşlara yazdıralan yazılardan bazıları ;
MY FIRST GAME
FA CUP FINAL
MAY 15TH 1998
A Mayfair, Islington
NIGEL A THOMAS
HACKNEY GOONER
Nigel Thomas, London E8
I WATCHED MY FIRST GAME
WHEN I WAS 8 YEARS OLD
WITH MY DAD, BILL JONES
Amy Jones, St Albans
THE NORTH BANK TERRACE
IS A SPECIAL PLACE FOR
THE DAVIDSON FAMILY
The Davidson's, Highbury
ANNE SIMPSON
HIGHBURY GIRL
EMIRATES WOMAN
Pete Simpson, London
LIFE, JUST ASK
MY WIFE!
Mike and Lisa Graham, Esse
Bu iki projeden Arsenal'ın toplam gelir beklentisi 20mio£ civarında. Biz 1TL verip adam gibi WC'ye girmeye razıyız, kapısı da varsa adımızı kendimiz yazarız arkasına.
8 Aralık 2011 Perşembe
Şampiyonlar Ligi ve Trabzonspor'un Kasası
İşin katılıp katılmama kısmından, Liginin kulüplerimize kazandırdıklarına ve bu lige sürekli katılımın ne kadar önemli olduğuna geçelim.
Trabzonspor geçtiğimiz sezon 67mioTL net gelir açıkladı. Ve bu 67mioTL'nin 50mioTL'si Süper Lig yayın haklarından geldi. Bu sezon ise Trabzonspor Şampiyolar Liginde oynadığı 6 maç karşılığında 22mio€ kazandı. Bugünkü kur ile 54mioTL. Ki bu tutar CSKA Milano'dan galibiyet ile ayrılmasaydı 25mio€'ya çıkacaktı.
Şimdi bu paranın dağılımına bakalım isterseniz.
Şampiyonlar ligi gelirleri grup aşamasında 4 katagoriye ayrılır.
- Ayak bastı parası dediğimiz katılım tutarı. Şampiyonlar liginde gruplara kalan her takıma 3,9mio€ verilir.
- Maç Bonusu olarak gruplara kalan takım oynayacakları 6 maç için 3,3mio€ alır. Maç başı 550K €.
- Market Pool dedikleri kabaca yayın hakları olarak açıklayabileceğimiz bir tutar. Her ülkeye puanına göre bir pay ayırlıyor ve bu pay o ülkeden Şampiyonlar Ligine katılan takımlar arasında yine takımların puanına göre hesaplanıyor. Türkiye'nin toplam payı 12mio€ ve 2 sezondur lige tek takım yolladığımız için bu tutar sadece Şampiyonlar Ligine katılan takımın kasasına giriyor.
- Son kriter ise Performans Bonusu. UEFA Şampiyonlar Ligindeki her galibiyete 800K€, her beraberliğe ise 400K€ veriyor.
Grup aşamasında ilk ikiye girip bir sonraki tura kalan takımlar 3 mio€, çeyrek finale kalan takımlar 3,3 mio€, yarı finalistlerin her biri 4,2 mio€, finalistlerden kaybeden 5,6 mio€, şampiyon ise 9 mio€ kazanıyor.
2. turu Milanodan gelecek skora bırakan Trabzonspor için bu 3mio€ kayıp ancak isterseniz başlangıçtan bu güne hangi aşamada ne kadar tutar kazandı bordo-mavililer ona bir bakalım.
Temsilcimiz ayak bastı parası olarak 3,9 milyon €, 6 karşılaşma için 3,3 milyon € ve özellikle kupada tek temsilcimiz olmasından dolayı 12,4 milyon € aldı. Bordo-Mavililer grupta sıfır puan çekseydi bile 19,6 milyon €'yu kasasına koyacaktı.
Performans bonusu olarak da 2,4 milyon € kasasına koyan temsilcimiz toplamda 22.048.000€ kazandı.
Bir önceki sezon 5mio TL stad hasılatı yapan takım içeride oynadığı 3 karşılaşmada da aşağı yukarı 2-3 mio TL kazanmıştır.
Şampiyonlar Ligi, prestijden ziyade geleceği planlamak adına her kulübün hedefinde bulunması gereken bir turnuva. Kulüplerin yurtiçindeki kısır çekişmelerden yüzünü Şampiyonlar Ligine dönmesi gerekli. Geçtiğimiz sezon 34 maç sonunda stad ve yayın geliri olarak 55 mio TL kazanan Trabzonspor aynı parayı 6 maçta kazandı.
Anlayana sivri sinek olduysak ne mutlu.
5 Aralık 2011 Pazartesi
Gelir Yaratmada Yaratıcılık - Tebrikler Sevilla
Kimi takımının formasını alır, kimisi yeni doğan çocuğuna tulum alır, kimisi de özel günlerdeki hediyelerini tuttuğu takımın lisanslı ürünlerinden seçer. Tüm bunlar taraftar olmanın doğal bir sonucudur ve müşteri-taraftar dengesi içinde anlamlı bir yere oturur.
Son olarak taraftar-takım ortaklığında yeni bir projeye imza attı Sevilla. Bir Sevilla taraftarıysanız ve resminizin takımınızın formasında yer almasını istiyorsanız 25€'yu gözden çıkartmalısınız.
Yapılan çalışma ile 2x2mm resminizi gönderiyorsunuz, tüm gönderilen resimler takımın forma numaralarına yerleştiriliyor. Böylece resminiz ile Kanoute'nin 12 numarasında yer alabilirsiniz.
2x2mm evet oldukça ufak ama bu çalışma ile Sevilla yıllık ortalama 3,5mio€ gibi bir parayı kasasına koymayı hedefliyor.
Belki sezon sonunda bu resimli formalar açık artırma ile satılıp gelir artırılabilir.
Böylesi hem taraftarı memnun edecek, hem de gelir sağlayacak projelerin ülkemizde de artması dileği ile.
28 Kasım 2011 Pazartesi
Şehrin İki Yakasına Finansal Bakış
Yukarıdaki tablo City'nin alacak daha çok yolu olduğunu özetliyor. Bu sezon CL'den gelecek yayın gelirleri ile tablo biraz daha düzgün bir hal alabilir.
Manchester'ın iki yakasında da işler yolunda gidiyor. ManUtd'ın güçlü finansal yapısı, ManCity'nin ektiğini biçmeye başlaması. Önümüzdeki günlerde içinde bulunduğumuz sezonun ilk finansları raporları gelecek. Bakalım değişim ne şekilde olacak? Sabrınıza teşekkürler.
22 Kasım 2011 Salı
Başarı Eşiğimiz ve Man Utd'ın Şaşkınlığı
Bir futbol takımı neye göre başarılı ya da başarısız adledilir. 18 takımlı süper ligimizde sezon başında somut hedefler koyan ve bunları bir yere "yazan" kaç takımımız var? "Lige renk katmanın" ötesine geçmesi muhtemel takımlar için kağıda, matbuu bir evrağa dökülmüş, yıl sonunda koyulan hedefleri objektif değerlendirebilecek cesaretli bir yönetim yok.
Aziz Yıldırım'ın 3 sene üst üste şampiyonluk sözünden sonra "Bursa sayılmaz" mealindeki açıklamasına karşı çıkabilecek bir matbuu evrak var mı?
Her şeyi bilen biz, Alex Ferguson gelse en fazla 2 sezonda kovacak olan biz, her şeyi dör dörtlük yaparken bakın şaşkın Man Utd ne yapmış!
Geçtiğimiz hafta Man Utd 2010/2011 sezonuna ait raporunu kamu oyu ile paylaştı. Borsa'ya kote 4 kulübümüz dışında hiç bir futbol kulübü, kayıtlarını kamuoyu ile paylaşmazken Man Utd'ın yaptığı en basit anlamı ile densizlik, kötü örnek olmak. Zaten bir hocayı 3 seneden fazla takımın başında tutan tüm takımları, Türk örf ve adetlerine uymuyor diye lanetleyebiliriz.
Man Utd raporunun hemen başında sezon başında koyduğu başarı kriterlerini ve sezon sonunda bu kriterlerin gerçekleşme durumunu ortaya koymuş. Peki ne bu kriterler?
- Premier Ligi ilk 3 içinde bitirmek.
- Şampiyonlar Liginde son 16 içinde yer almak.
- FA Cup ve Carling Cup'ta son 8 içinde yer almak, yani çeyrek final oynamak.
Man Utd geçtiğimiz sezonu şampiyon olarak tamamladı, ŞL'de finalistti,FA Cup'ta yarı final oynadı, Carling Cup'ta ise çeyrek finalde elendi.
Peki biz de durum ne? Her sene UEFA'ya hangi takım giderse gitsin hedef "final". Madem hedefi "final" olarak koyabiliyorsun, neden kupa olarak koyamıyorsun o da ayrı bir çelişki bu arada.
Gerçekçi ve ölçülebilir hedeflerin uzağında kaldığımız sürece getirmek için neresinde kapısında yattığımız, bir jenerasyonun çocukluk kahramanlarını davul zurna ile uğurlamaya devam ederiz ve yakaladığımız başarılar sadece tesadüf olur.
Gönderen Kerem Akbaş zaman: 11/22/2011 08:29:00 ÖÖ 0 yorum
Etiketler: Beyin kıvrımlarından akanlar, finans, man utd
16 Kasım 2011 Çarşamba
İş İlanı
TEKNİK DİREKTÖR (MİLLİ TAKIM)
(Ref: 20110920BT)
İlan Tarihi: 16.11.2011
Şehir/Ülke: Tüm Türkiye, Ve Yurtdışı Temsilcilikler
Personel Sayısı: 1
Genel Nitelikler:
Uluslar arası alanda faaliyet gösteren yerli sermayeli futbol takımımızın yedek kulübesinde çalıştırılmak üzere ‘’Teknik Direktör’’ aranmaktadır.
• Bi’ yerden bi’ sekilde mezun,
• Gazetecilere ve medyaya laf sokabilecek düzeyde Türkçe bilen,
• 4-4-2 , 4-1-4-1, 4-3-3, sistemlerinde ileri derecede tecrübeli,
• TFF yöneticileri bir şekilde çalışmış ve kafa kol ilişkisine sahip,
• Ulusal lig takımlarında en az 3-5 yıl 1. Teknik sorumlu olarak çalışmış,
• Yenilikleri takip eden, ekip çalışmasına yatkın, insan ilişkilerinde başarılı, yeni futbol düzeni konusunda takipçi,
• Jöle ya da biryantin kullanabilecek düzeyde saça sahip ve krizmatik giyinen,
• Erkek adayların askerlik görevini yapmış olmalı ama yeri geldiğinde bir asker gibi takımına gaz vermeli, maç konuşmalarında “Vatan-Millet-Sakarya” yahut “Her Türk Asker” diyebilmeli.
• Adayların Türkiye’de ikamet etmesi veya edebilecek durumda olması gerekmektedir.
Tüm başvurular gizlilik içinde yürütülecek ama adını vermek istemeyen bir TFF yöneticisi tarafından medyaya sızdırılacaktır.
İş Tanımı:
• Yeni bir beyaz sayfa açmak,
• Moral ve motivasyon değerleri düşmüş, git gide gerileyen Türk futbolunu ayağa kaldırmak,
• Ulusal takıma yeni oyuncular kazandırmak, takım içindeki hizipçiliği, abiciliği, kulüpçülüğü sona erdirmek,
• Hakkedene forma vererek kendine sövdürmemek,
• Yardımcısına hakikaten yardımcı olduğunu hissettirmek,
2 Kasım 2011 Çarşamba
Futbol "İş" Değildir..
Futbolun finansına şöyle bir göz ucuyla baktığımızda ortaya çıkan tablo acımasızca eleştrilecek şekilde. "Anı dükkanı" kitabında yazar bir anıya karşılık müşterisine başka bir anı satıyordu. Kulüplerimizde de sanırım yöneticiler mazbata karşılığında finansal yeteneklerini feda ediyorlar.
Borsada işlem gören kulüplerin 3 aylık cirosu 107mioTL iken yine borsaya açık ve varlığından belki de ülke üzerinde 10bin kişinin bile haberdar olmadığı gübre fabrikası tek başına 50mioTL ciro yapabiliyor. Deloitte'nin Money League sıralamasında ilk üçe giren takımlar İMKB100'de ilk 50'ye bile giremezler. Çünkü futboldan kazananlar genel de kulüpler dışındaki aktörler.
Futbolun bugün dünya üzerinde oldukça büyük bir finansal değer yaratmasının asıl sebebi kulüplerin göremediklerini gören ve kulüpleri buna yönlendiren firmalar. Futbol işindeki insanlar genellikle diğer sektördeki insanlar tarafından sömürülür ve yenilikler diğer sektörlerin futbol kulüplerine yaptıkları öneriler üzerine şekillenir. Bu ülkede 10 önce sene gerçek bir formaya sahip olmak ayrıcalıktı ve bunu bizim için kolaylaştıran maalesef kulüpler değil forma üreticileri oldu. Formanın paraya dönüşebilecek bir değer taşıdığını fark edenlerin asıl amacı kar olan kuruluşlar olması da aslında şaşılacak birşey değil.
Aston Villa'ya gönül verek kulüpte her seviyede yöneticilik yapan William McGregor'un önderliği olmasaydı bugün Premier Ligin dünya üzerindeki yayın geliri 1.4milyar Sterlin olmayacaktı. Profosyonel olmayan ve sürekli iptal edilen maçlar canına tak eden "tuhafiyeci" Blackburn Rovers, Bolton Wanderers, Preston North End ve West Bromwich Albion kulüplerine bir mektup yazarak The Football League'in kurulmasına öncülük etti. Bu çağının ötesindeki hamlenin bugün geldiği yerde bir takım kırılma noktalarının olduğunu belirtmek gerekir.
1982 yılına kadar İngiliz kulüpleri maçlarının televizyonda canlı yayınlanması şiddetle karşı çıkıyordu. Bu karşı duruşun amacı tribünlerin boş kalacağı endişesiydi. Bizim yöneticilerimizin "dekoder alın" talimatı o zaman İngiltere'de "bilet alın" şeklindeydi. Daha sonra durum değişti, maçlar canlı yayınlanmaya ve bedel olarak 1.4 milyar Sterline yaklaştı ancak tribünler yine de doluyor. Tüm tribünlerin dolduğu göz önüne alınırsa bunu sportif başarı ile açıklayamayız. Bu yüksek doluluk oranında yine futbol dışından gelen Peter Taylor'un stadlar için istediği iyileştirmenin payı var. Yapılan bir araştırmada stadını yenileyen ve daha konforlu hale getiren takımların sportif başarıdan bağımsız olarak seyirci sayılarını anlamı bir artırdığı görülüyor. Yani taraftarına bir tuvalet bile yapamayan, yıllarca stadına çivi bile çakmayan futbol yöneticilerinin yaptığı çıkışlar anlamsızlaşıyor.
İşin özü yakınlarda bir futbol kulübü almayı ve para kazanmayı düşünüyorsanız hemen bir FM12 alın. Bu işe ayırdığınız bütçeyi de hazır baz faizler yükselme eğilimindeyken vadeli ya da altına yatırın daha çok para kazanırsınız.
31 Ekim 2011 Pazartesi
Beşiktaş'ın Kombine Aymazlığı...
Ayrıca bu sezon adet olarak en düşük kombineyi sattıklarını ama tutar olarak geçen senenin %70'i oranında ciro yaptıklarını belirtti.
Uzun süredir bu konuda yazma niyetindeydim ve Sayın Düren bu niyetimi gerçeğe çevirdi.
2006'dan bu güne EUR%28,USD%14 artmış, Beşiktaş'ın Eski ve Yeni Açık Kombineleri ise %900.. En az atış ise %279 ile VIP ALT C&D'de olmuş.
UEFA Kupasında Şampiyonlar Liginden Gelen Takımların Başarısı
Sven-Goran Eriksson'un kazandığı belki de son kupa olan bu Kupa Galipleri Kupasından sonra Avrupa arenasındaki sezon boyunca süren kupa sayısı ikiye düştü. Artık ülkelerinin kupasını kazanan takımlar daha rekabetçi bir kupa olan UEFA kupasında mücadele etmeye başlayacaktı.
Kupa Galipleri Kupasının kalkmasının sebebi her ülkenin sadece kupa sahibinin ya da finalistinin gittiği bir kupa olmasıydı aslında. Kupaları zaman zaman sürpriz takımlar kazanabiliyor ve bu ekipler ülkelerinin güçlü takımları olmayabiliyordu. Kupaya katılan takımların düşük şöhretide kupanın izlenme oranını büyük ölçüde etkiliyordu.
Bir diğer statü değişikliği de Şampiyonlar Ligi gruplarında hedefsiz takım bırakmamak adına gruplarında 3. olan takımların yollarına UEFA kupasında devam edecek olmasıydı. 32 takımlı eleme turundan bu kupaya dahil olan Şampiyonlar Ligi üçüncüleri bu kupayı ne oranda kazanıyor?
Kupa Galipleri Kupasının kalkmasından bu güne UEFA kupası 12 tane şampiyon çıkarttı. Bu 12 şampiyon içinde aralarında Galatasaray'ın da bulunduğu 5 takım Şampiyonlar Liginden gelip mutlu sona ulaştı.
Bu konu ilk aklımı kurcalamaya başladığında Şampiyonlar Liginden gelen takımların %90-%95 oranında kupayı aldığı gibi bir tahminim vardır ancak sezonları incelediğimizde bu oran sadece %41.
2000'de Galatasaray, 2002'de Feynoord, 2005 yılında CSKA Moskova, 2009 yılında İstanbul'da Shaktar ve son olarak 2010 yılında Atletico Madrid şampiyonlar liginden gelip UEFA kupasını alan takımlar oldular.
Liverpool,Valencia,Sevilla iki kez,Zenit ve yine Porto iki kez UEFA kupasını mücadeleyi Ağustos'tan Mayıs'a kadar aynı kupada sürdürerek müzesine götürdü.
Şampiyonlar liginden gelen takımlar için UEFA kupası çok kolay ya da çantada keklik bir kupa değil. Bunun rakamlardan da görebiliyoruz.
Ancak burada tartışılması gereken konu kupanın kazandırdığı para. Bir kulüp UEFA kupasına play-off'tan başlayıp kupayı müzesine götürdüğünde kasasına yaklaşık 6mioEUR koyuyor. Şampiyonlar liginden gelen kulüp ise 4,5mioEUR kazanıyor.Buna şampiyonlar ligi gelirleri de eklendiğinde toplam tutar 10mioEUR'yu buluyor.
28 Ekim 2011 Cuma
Borsa'da İşlem Gören Süper Lig Takımlarının Mali Tabloları
- GELİRLERE ŞİKE DARBESİ
- GİDER DENGESİ
Peki bu futbolculara verilen paralar takımın kasasına ne şekilde yansıyor?
- SÜRDÜRÜLEBİLİR BORÇLANMA
Takımların borç detaylara aşağıdaki tablodan ulaşabilirsiniz.
- ÖZKAYNAK SORUNU
- Kulüplerin bu dönemdeki zararlarının yüksek olmasının sebebi bu dönemde STSL'in oynanamasıdır.
- Kulüplerin neredeyse tamamı borçlanma konusunda sınıfta kalmıştır.
- Bu görüntü ile Finansal Fair Play kriterlerini bayağa bir esnetecek TFF ya da kulüplere mali tablo makyajında uzman kişileri işe almasını önerecek.
- Kulüplerin gider kalemleri belli bir standarta sahip değil, bu yüzden gider karşılaştırmalarında standart oluşturmak zor. TFF'nin tüm kulüplerin aynı standartı tutturması için ortak ve detaylı şablon hazırlamalı.
- Finansal Fair Play'de özkaynağı eksi olan kulüplerin üzerine çizgi çekiliyor. Bu durumda Beşiktaş ve Galatasaray büyük risk altında.
- Fenerbahçe'nin borsaya açılış şekli diğer 3 kulübe daha farklı. Fenerbahçe bugüne kadar futbolcuları Dernekten kiralayıp kullanıyordu ve vergiden muaftı ancak yeni düzenlemeden sonra futbolcular dernekten Fenerbahçeye geçti.Önümüzdeki dönemde giderlerde bir şişkinlik yaşanabilir.
Gönderen Kerem Akbaş zaman: 10/28/2011 10:20:00 ÖÖ 1 yorum
Etiketler: beşiktaş, fenerbahçe, finans, Galatasaray, TFF, trabzonspor